Türkiye de mobilyanın serüveni 19. yüzyılın sonlarında, İstanbul da Ermeni ve Rum ustalara ait mobilya atölyeleri ile başlıyor. Ancak 1950'li yıllara kadar Türkiye de mobiya üretimi üç ya da dört kişinin çalıştığı ufak tefek atölyelerde sürüyor. Halktan gelen talep doğrultusunda bu ufak atölyelerin sayısı her yerde ve her geçen gün artıyor.
1950 Yılının ilk yarısında yaşanan bir olay ise Türkiye mobilya sektörü açısından bir dönüm noktası oluyor.
1950'de İstanbul Hilton Otel inşaatı içine konulacak oda ve ofis mobilyalarının, Türkiye de üretilip üretilemeyeceği konusunda otelin mimar ve mühendisleri gerekli incelemeler yaparak, sonuçta ''üretilemeyeceğine'' dair rapor hazırlıyorlar. Bunun üzerine ofis mobiyları ve otel oda mobilyalarının Yunanistan, İtalya ve Fransa'dan alınması karalaştırılıyor.
Durumdan haberdar olan, dönemin Başbakanı Merhum Adnan Menderes ve Milli Eğitim Bakanı, bu duruma çok içerleyerek ve kabullenemeyerek, sanayi okullarında incelemeler yaptırıyorlar ve Türkiye'de yüksek standartta mobilya üretilmesi için düğmeye basıyorlar. O günkü adıyla Ankara Erkek Teknik Yüksek Öğretmen Okulu'nun ağaç işleri idarecileri, olanak sağlandığı taktirde bu mo mobilyaları kendi tesislerinde rahatlıkla üretilebileceğini söylüyorlar. Sonuç olarak Hilton Otelinin ofis mobilyaları, hareketli ve yatak mobilyaları bu okulun ötelyelerinde üretiliyor. O zamana kadar dağınık ve ilkel şartlarda çalışan sektörün içindee, Hilton Oteli gibi dünya standartlarındabir otelin mobilyarının üretilmesi, sektöre muhteşem bir enerji katıyor. Böylelikle Türkiye de ilk ofis mobilyaları, hareketli ve yatak mobilyaları üretilmeye başlandı.